30 Eylül 2008 Salı

fornula1 30 yaşında bir şampiyon ister mi

Bu sorunun cevabı, 2008'de GP2 şampiyonu olan 30 yaşındaki İtalyan Giorgio Pantano'yu yakından ilgilendiriyor. Dört yıllık bir mücadelenin ardından nihayet seride şampiyonluğa uzanan Pantano, "Bir bağlantı olursa, birileri teklif ederse göreceğiz. GP2'de şampiyon olan herkes Formula 1'e gitti, benim yaptığım da beklemek" diye konuşuyor
Ancak Pantano'nun önündeki en büyük engel, motor sporlarının zirvesindeki acımasız rekabette takım patronlarının genç şampiyonları tercih etmesi. Bir başka ifadeyle İtalyan sürücünün en büyük problemi yaşı.

GP2'de birden şampiyon olarak parlayan genç sürücülerin aksine Pantano 2004'te 14 yarışlık Jordan macerasına son verdikten sonra GP2'nin beş yıldızlı pilotu oldu. Dört sezon sonra ise nihayet hedefine ulaştı ancak biraz geç kalmış gibi görünüyor.

Bununla birlikte yaşından dolayı Formula 1 şansının tümüyle ihtimal olduğunu düşünmek de yanlış olabilir. Çünkü Sebastien Bourdais de, bilindiği gibi Champ Car serisindeki şampiyonluklarının ardından 28 yaşında Toro Rosso'ya geldi. Bununla birlikte bu sezon aldığı sonuçlar gelecek seneki koltuğunu garanti edecek kadar iyi değil.

Bu arada Pantano, 2005'de iki yarışa çıktığı Chip Ganassi'nin IRL takımında yarıştığı Kuzey Amerika'da mücadele etmesinin de mümkün olduğunu ifade ediyor.

Öte yandan Formula 1'de takım çalıştıranlar açısından bakıldığında patronların, alt resi olan GP2'den yetişen pilotlardan başka masaya koyacakları önemli seçenekleri de bulunmuyor. Ancak patronlar, şampiyon olmasa da gelecek vaat eden çaylakları gözlerine kestirerek, en azından başlangıçta küçük bir takımla yarışmasına veya test pilotluğu yapmasına müsaade ettikten sonra bu pilotlardan faydalanmayı düşünüyor. Bu yüzden, GP2 serisinde Pantano'ya alternatif olabilecek, sponsor bulma açısından arkası sağlam genç sürücülür bulunuyor.

Pantano bu sezon dört yarış kazandı ve yedi kez podyuma çıktı. Ancak hemen arkasından üç zafer ve altı podyumla Lucas di Grasi geliyor. Bruno Senna'nın iki galibiyeti ve altı podyumu var. Roman Grosjean da Senna ile aynı istatistiği paylaşıyor. Son olarak Sebastian Buemi iki kez yarış kazandı ve beş kez de podyuma çıktı.

Şu ana kadar bu pilotlar içinde en şanslı görüneni, bir diğer ifadeyle gelecek sezon Formula 1'e çıkmasına kesin gözüyle bakılanı Buemi. Red Bull'un junior programında yetişen Buemi'nin gelecek yıl Sebastian Vettel'den boşalacak araca geçmesi bekleniyor.
Toro Rosso, Buemi'yi Jerez'deki testlerde eski Super Aguri pilotu Takuma Sato ile birlikte denemişti. Jerez'de ayrıca GP2'den Marco Asmer ve Mike Conway de sırasıyla BMW Sauber ve Honda ile test imkanı bulmuştu. Euro Formula 3 pilotu Dani Clos ise Williams aracına geçmişti. Lucas di Grassi ise son testlerde Renault aracını test etmiş ve takımdan iyi not almayı başarmıştı.

Grassi ve Grosjean'ın bir diğer özelliği ise Renault'nun gelişim programından yetişmiş olmaları. Bu açıdan bakıldığında Fernando Alonso'nun ayrılması ve/veya Nelson Piquet'nin gönderilmesi durumunda bu iki pilottan birinin yarış aracına geçmesi muhtemel olabilir.
Senna ise Formula 1'de geleceğini güçlendirecek kişisel sponsorlarıyla, bu sene olmasa bile sonraki yıllarda F1'e geçebilecek bir diğer önemli aday.

Tüm bunların arasında bir şampiyonun F1 şansının en zayıf ismiler arasında zikredilmesi "doğru yerde fakat yanlış zamanda" cümlesiyle açıklanabilir. Yine de Pantano'nun dediği gibi bekleyip görmek gerek.

0 yorum:

page counter